Hiç suçumuz olmadığı halde, suçlu gibi TOPLU İNFAZA götürülen, onca emeği göz ardı edilen , bir blogger olarak hukuk sistemini kınıyorum!!!

Eve siz nedir bilmezsiniz, emek!! Saatlerce gözleri kıpkırmızı halde dönen ama keyifle uğraşan bizlerin emeklerini bir kalemde silmek!!!

Bari suç falan işleseydikte ''evet, ohh be'' ''yaptık enazından!!'' derdik!!! Toplu kapatmanın mantığı yok..Toplu infazın mantığı yok, Türkiyede hukuk sisteminin mantığı yok!!!
Blogunda köpeğinden, blogunda yaptığı bez bebeklerden,blogunda yemek tariflerinden,blogunda modadan,blogunda pazar macerasından,blogunda hastalanan annesinden,blogunda oscar ödül törenlerinden bahseden insanların suçu yok!!!!


Ben diyorum ki uğraşmayın böyle sırayla youtube,facebook,blogspot, toptan alın elimizden internetimizi!! Araştırmayalım, keşvetmeyelim, kültür sahibi olmayalım, sizin o kara kutunuzda dna'mıza kadar işlediğiniz şifrelerinizle ''mal'' bir toplum olalım!!!

Yazıkk!!

Herkesin emeklerine yazık!!

Evet arkadaşlar hukuk sistemimizin kararı budur, bir kaç güne kadar artık bloglarımızı kullanamayacağız!!Her ne amaca hizmet edersek edelim, herkesin emeği benim emeğim gb bugün...

Umarım kısa zamanda bi yerde karşılaşırız ;)

Sevgiler <3

Anne Bebek mart sayısında benimle ufak bir söyleşi gerçekleştirdi :))

Hala dergiyi almayan olabilir :)
O halde görsellere tıkınız efenim ;)



Neee ??
- Okuyamıyorum Nimooo?
-EEe o zaman git dergiyi al canım sende :S
- Şimdi mi yahu, merak ettim alıcas heralde bir dergiyi :S
-Bak söz ver ;)
-Tamam söz yahu sözz :)
-Hehehehehhhe ; peki o zaman al sana zoOom ;)



Eller havaya :)

En çok emeği geçen Sevgili Aslıhan Gündüz'e yürekten sevgiler <3

NIMO STYLO'nun süpersonik ultra usta ellerce çizilmis yeni logosunu iftiharla taktim ediyorum efenim :) 


Sevgili Özge ile tesadüfen tanıştık, inanılmaz ilustrasyonlarına vuruldum..Başarı görecelidir belki ama ben bu kızın çizdiği herşeyde öyle güzel öyle derin hissettim ki kendimi :) İnanılmaz projelerde yer almış başarılı bir çok çizime ''DOA'' imzasını atmış :)


Demet Özge Aykan şuan draje dergi ve gazete sabun'da yazıyor çiziyor..Hayata kendi kaleminde inanılmaz çizimler armağan ediyor .)Fakat ilk olarak çizime Leman Paf ile başlamış, Gırgır, Şizofren mizah dergisinde karikatürleri çıkmış :))Anlaşılacağı üzere bu kız hem yazıyor hem çiziyor =)) Türkiyenin acı gerçeği ile ekonometri okuyup grafik tasarım üzerine kariyerini geliştiriyor :) 
Kendisine ve inanılmaz çizimlerine aynı zamanda blog güncesinden ulaşmak mümkün :)


Haydi gelelim benim logoma :)))






Tüm aşamalarında bol bol kahkalara boğdu beni Özge :) Benzer benzerde bu kadar mı??? 
Kim bu kız kim ?? Aynı ben değil mi??


Artık NİMO STYLO 'yu bu etiketle bu banner'le bu görüntü ile hatırlayacaksınız :))


Çok heyecanlı bekleyişimdi sizinle paylaşacağım an :)
İşte şimdi tam vaktidir ;)




Hemen söyleyin, nasıll nasıı nasıııı :D 

Neredeyse dolu dolu geçen bir hafta...Bu kısçe doğru düzgün post girememenin huzursuzluğu içerisindedir, doğru :( Kızın bana, sövün, tabi ya tabii :(((
Ama biliyorsunuz ki ufak bir ameliyat atlattın ve ameliyat dönüşü sıkı bir grip dolandı durdu peşimde :( Ama şimdi telafi ediyorum tüm ayıbımı :P
Dedim ki ben bi haftalık özet yapıp gönlünüzü alayım hem, hemde NİMO bu hafta ne giymiş onları görelim tek tek....

Bu postun normalde hediye çekiliş postu olması gerekiyordu..Şimdilik bir kaç hafta erteledik :)
Ve yeni logomla karşınızda olacağım canlar..İnanılmaz prof. birinin elinden çıkıyor,aşamalarını keyifle izliyorum..Hatta ve hatta sevinç kahkaları atıyorum :)
Sonrasında herkesin yakında ismini çok duyacağı bir isimle ''BLOGGER AND DESİGNER'' projesi hazırlığındayız :) taaaaaaaaaaaaa nerelerden nerelerden kumaşlarımız gelecek, onları bekliyoruz :) Yakında size kim bu isim bahsedeceğim ;)

Veee şimdi bu hafta neler olmuş bakalım mııııııııııııııııııııııııııı ? ;)


Klasik bir pazartesi...Ameliyat dönüşü iş yerime gelmiş, büyük griplerden dönmüş hala halsizliği üzerinde olan bir Nimo :) Dolabı karıştıryorum, sabahın 6 sı :( Offf, ama çok kötüyüm, kollarımı zor kaldırıyorum ben :( ne giyilecek ne giyilecek :((( Elime ilk geçen tulumumu geçiriyorum üstüme, tek parça yaa :) Hani bir seferde giyiyorsun yaa :P Hemen pembe snood'umu takıyorum makyajımı yapmadan fırlıyorum :)) Ofise gelince kaçamak kaçamak makyajımı yapıyorum, ee mecbur :) İnsanlar beni görünce o halde kaçışmasın etrafa değil mi? :)


Pazartesi bitiyor...yataklarımıza giriyoruz...Aman tanrım ne çabuk sabah oldu böyleee :( Diyorum ki Ceren bugün toplamassak bizi bu hafta böyle gidecek..Hemen kuaföre gitmeye karar veriyorum :) Kırmızı ekose minik eteğim kırmızı çoraplarım giyiyliyor, kuaförün yolları tutuluyor .) En az pazartesi kadar sevmediğim birgün salı da :) Hele ki ofinizin mevkiinde salı pazarı kuruluyorsa :)) İçinden geçerken yüzlerce laf yiyen kız var ya , heh işte o beniim :P


Salı günü ve akşamı süper geçerse, C vitamin desteği insana çok ama çok iyi gelirse , bir sonraki gün çarşamba ise :)))) dolaplar açılır, en renkli ne var diye aranır :)) Taaa lise zamanlarımdan kalma çok renkli çiçekli maxi eteğim ve içerisindeki turkuaz çiçeklere eşlik eden tonda bluz giyilir :)  Sanırım artık iyileşme kendimizi iyi hissetme zamanı ;)


Benim en sevdiğim günler hafta içi perşembe ve cumadır...Perşembe Cuma'yı müjdeler, Cuma ise Cumartesi'ye seslenir :) Nasıl sevmem :P Artık çok daha iyiyim, bilgisayarımın başında uyuklamıyorum merdivenleri yine 2'şer 2'şer atlıyorum :)  Biraz daha hanım hanımcık bir kombin yapmak isteyince süper mini potikare pilili eteğimi siyah bluzum ve üzerine aynı tonlarda hırkamı giyiyorum :)  İnci küpelerim ve inci tacımda bana eşlik ediyor haliylee :)))

Haftanın son günüüüüü mü ne :) ta kendisi ;) haydi sevin kızım :)
Siyah jilem, pembe blzum, pembe opak çoraplarım ve neşeli vatkalarım :) Haftanın son gününü pembe pembe karşılımak geliyor içimden durduramıyorum :) Gelin görünki saçımla uğraşacak gücü kendime bulamayınca, şöööyle bir topuz, hoop ;)

Benim bir haftam böyle geçti :)
Sizler neler yaptınız sahi ;)

Ben geri döndüüüüm :))
Merak eden arayan,mesaj atan,mail atan tüm dostlara burdan da  çok tşk ediyorum...Bana ulaşamayan ama merak edenler için, gayet iyiyim :) Başarılı, az ağrılı, hemencik atlattığım ufak bir operasyondu..Ben çok büyüttüm gözümde sanırım, şıppanak geçiverdi :)))

Dikiş ağrısı çokça çekmedim ama ameliyathane soğuk olunca grip oldum :( 3 gündür gripten kollarım kalkmıyor :( Ama bugün çok daha iyi olarak uyandım güne ve hemen dışarı attım kendimi.. Ameliyat olacağım gün vitrinde bana masum masum bakan kırmızı deri eldivenlerle öylece bakışmıştık çünkü saat 8'de hiçbir esnaf dükkanını açmıyor...Ah ben ameliyat sonrası 4 gün yatağımda öyle zor yattım ki ''ya benden önce biri kaparsa'' diye...

Ve işte bugünnn....
Artık onların sahibi benimm <3
Hastalığıma da ne güzel geldi bu cicişler :)
Ne kombinler yaparız sizinle, ohh miss... :)
Biraz fazla iddialı ve fazla tuzlu ama ben aşık oldum :)


Ahhh çok aşık oldum ben bunlaraa...
En yakın zamanda ellerimde görmeniz dileğiyle ;)

Unutmadan canlar bir sonraki post hediye postu olacak :) Benim iyileşmem hızıma bağlı olarak tabii :))
Hadi ben gidip yatayım, yarın iş başı..hem hastayım hem ameliyatlı..Fazla zorlamamak lazım :))

xoxo ;)

 Bir kaç gün yokum :(

Tekrar ameliyata giriyorum yarın...

Bu sene 3. ameliyat,bende çok siz bıktınız değil mi? :P

Keyfim kaçık haliyle,bu şarkıyı çok severdim..Cover'e çok daha soft olmuş ;) Bununla keyifleniyorum bugünden beri...

Hadii sizde dinleyin... ;)
Bi kaç güne dayanamaz ayaklanırım,döndüğümde iyi dileklerinizi alırım canlar ;)

Ben yokken bu melodi ile beni hatırlayın :)

Ben aslında hiç boş durmadan üretiyorum fakat burada paylaşma fırsatı bulamıyorum..Gerçi böyle daha derli ve toplu bir görüntü oluyor..
Hadi bakalım bahara yaklaşırken yeni romantik ve antika seride neler varmış ;)



AGATHA PEMBE KABUŞON TAÇ STYLO***

ÜRÜN BEDELİ 20 TL  :)



KIRMIZI CUP CAKE KOLAY KOLYE STYLO(VERS.2)***

ÜRÜN BEDELİ 25 TL :)


WOMEN\'S İNDİSPENSABLE KOLYE STYLO***

ÜRÜN BEDELİ 15 TL :)





 
BAHAR DALLARI KOLYE STYLO***
 
ÜRÜN BEDELİ 20 TL :)
 
 
HONEY BEE KOLAJ KOLYE STYLO***
 
ÜRÜN BEDELİ 30 TL :)
 

Evet mübarek güne gelmiş bulunuyoruz,sonunda :) Saat 10 a geliyor tabikii hala sevgilim aramadı :P Aramazda :P
Her yerde sevimli sözler,''BU ÖZEL GÜN''e dair hikayeler,yaşanmışlıklar,hediyeler vs.ler görmeye doyduğunuzu düşünerek bambaşka bir konu ile yazıyor olacağım...
Şimdi herşeyi en başından anlatmak gerek..Acaba bu özel gün(!) neden ve nasıl çıktı??Tabiki bildiğimden değil, yada araştırıp buraya kopyala yapıştır yapmayacağım...Ama biz bu soruyu kendimize sorsak nasıl olur?
5 senelik bir ilişki içerisinde 1 gün bile ''sevgililer günü'' zamazingosunu kutlayıp,birbirine 1 kere dahi ''sevgililer günü temalı'' hediye almış bir çift değiliz...Olayın tamamen bir piyasa kandırmacısı olduğunu hepimiz biliyoruz...Biliyoruz ama bile bile kanıyoruz değil mi??  :D
''Sevgililer gününe özel'' tek bir ürün tasarlamadım..belki hani yapsaydım şöyle kırmızılar,kalpler,aşık kuşlar vs satarmıydım,evet evet ... '''Peki şimdi bu bir piyasa oyunu diyorsunda nimo, ee sen neden yapmadın?Sen neden bu alışveriş çılgınlığı furyasında bir kaç yem bulmadın kendine''
Hemen cevaplayayım...
-İçimden gelen. özel olduğunu düşündüğüm bir gün değil çünkü...Öyle olamyınca da elime alsamda malzemeleri , olmaz!! Ya saçmalarım ya abartırım :) Hal böyle olunca yine bu yılda kılımı kıpırdatmadım :P
Yılbaşı fln neysede şu Sevgililer Günü zamazingosu ne sevimsiz saçma birgündür yahu :S Hani yeni yıl,iyi dileklerle,yeni bir başlangıc için ufak tefek , uğur olsun diye hediye verilir ama...Sevgililer Günü???

Zaten zamane gençleri bir tuaf..Geçen otobüste gidiyorum,hemen önümde 2 delikanlı..Aralarında konuşuyorlar ama duymuyorum,çünkü kulak kabartık değil ... Bir kaç dakika sonra ''NASILL YANİİİİİ;SEN CİDDİ MİSİİİİNNNN??? diye delikanlı sesinin oktavını yükseltince -'' hoytt..noliii?'' dedim...Ve ister istemez meraklı,araştırma kişiliğimle kendime karşı koyamayarak onları dinledim...Evet, evet yaptım bunu :)
-Abii inanmıyorum sana nasıl ayrılır senden o sünepe?
-Of olum sorma ya,bende bir afalladım bir şaşırdım ki...
-Ben hala şaka yaptığını düşünüyorum,şaka mı?
-Keşke olsa...
-Neden ya,((hahahaha gülme efekti)) pek üzülmüşe benziyorsun..
-Ne üzülcem ya niye çıkıyoruz sanki bilmiyomusun?
-Ama tuş oldun dimiiiiii?
-Sorma olum valla olduk,iyi mi??Neyse paralar bana kaldı ona şükrediyorum
-Ne parası?
-Eee sevgilier günü ya olum,bi aydır para biriktirdik herhalde..Bugün hediyesini alacaktım,iyi ki dün falan almamışım
-Amaan alsan nolucak bundan sonraki kız arkadaşına hediye ederdin..Bak ben Burcudan ayrılınca,burcu bana tüm aldığım hediyeleri verdi..Bende hepsini sırayla Semraya paketleyip paketleyip veriyorum :)
-Ne çakalsın oluuum yaaa.
-Eee akıllı olucaksın,sen miyim olum ben ...!!



18 yaşında bir genç kız ablası olarak,ikisinin kafasını birbirine tokuşturmak istedim haliyle.....Amam bu çocukcağızlarında şuçu yok..Malum ergenlik...Kızlarda hafif şuhella olunca,onlarda vuracak elbet böyle kırbacı!!!Konu şimdi bu 2 delikanlının yaşadığı şeyler değil,bir sevgililer günü mantıksızlığının ne kadar ayak altında olduğu...Ne hikayeler çıkar hepimiz birleşsek,değil mi??

Neden tek güne indirgiyoruz biz peki ''Sevgi'' denilen bu güzel duyguyu??
Peki neden bu kadar ayaklar altında kalmasına izin veriyoruz??

Evet,bir kaç şirketi zengin ediyor sonrada aldığımız hediyeleri ballandıra ballandıra ayrıldıktan sonra eş dosta,''ben şunu almıştım!!'' diye anlatıyoruz...

Ne günmüş arkadaş, 1 ay öncesinde davullu zurnalı hazırlıklar yapılıyor....
Benim sanırım bir sevgili günüm bile yok,bakın telefon hala çalmıyor :) Hala ofisime gelen bir çiçek yok :(


Sadece ''çarşamba olduğu'' için çiçek gönderen,tek güne indirgemeyen bir sevgili bulmak, öylede bir sevgili olmak gerek...

Benceee :))

Aman haa sevgilisiyle mucu mucu gezen dostalr , gözüme gözükmeyin bugün..Malumunuz sevdiceğim çook uzakta :(

Herkese bol Sevgi dolu bir gün diliyorum...

Ben ne zamandır şöyle, cümleleri doldura doldura yazmak istiyorum aslında....Aklımda bir yığında konu var üstelik..Hani nasıl derler ''eli gitmemek'' , heh işte aynı o durum var mevzu bahis bende...Vucudum öyle yorgun ki..Beynim hiç aman vermiyor, sürekli kendi kendine konuşma halinde... Buaralar aynanın karşısına geçip kendimle kavga ediyorum..Ağır sözler söylüyorum..Konuştuğum, karşımdaki kim bilmiyorum ama..İsmi cismi yok... Ne için kavga ettiğimizi de çoğu zamana hatırlamıyorum... Bir bakmışım mimikler,ses tonum, alın çizgilerim falan şekil değiştirmiş...


Yorgunluktan..


Geçtiğimiz yaz tatil yapamamın verdiği ağırlık üzerimde.. Sanki birşeyler eksik gibi... Çok yüklüyüm..Enerjimi atmam lazım diyorum '' hadi ceren kalk kolye yap,taç yap,küpe yap''...Evet,yapıyorum ama hala o enerji benden çıkmıyor..Anlamadım gitti....


Haftasonu kendime kumaşlar alıp,oturup kalıp çıkarıcam..Etek...Elbise....Allah ne verdiyse artık :) Belki diyorum dikişe vursam boşalır içimdeki bu negatif enerji...


Can sıkıntısı da değil aslında tam olarak hissettiğim şey..Bambaşka bir duygu....İçimdeki ses güldür güldür ama gel gör ki ''çıt''ım çıkmıyor ...


İşlerim çok yogun ofiste...Diğer taraftan bebek çekimleri için saç aksesuarları yaptım bu hafta bi dünya...Aslında hiç boş değilim...Sürekli bir hareket halindeyim gel gör ki içimd öylece duran birşey ...


Hem çok şey yapmak istiyorum hem hiiiç kımıldamamak...!!


Ne ki bu??
-Yorgunluk?
-Can sıkıntısı?
-Depresyon?
-Panik atak??????
Ne?


Diyetime geri dönmeye karar verdim..Hemde bu hafta... :) Ne sıkıcı bir hafta benim için.. pofff!!! Aslında bünyem çok yemeğe alışkın değil yani insülin oranımda çok büyük değişmeler olmayacak...Bu zamana kadar hep form tutucu beslenme şekli ile yaşayan ben, muslukları biraz daha kısmaya,''Bir kereden birşey olmaz'' mantığını kafamdan söküp atmaya kararlıyım...Sevgili yemek tarifi veren blogger dostlarım, bir süre sizin oralara uğrayamayacağım :P


Sonraaaa ıfw'den bu kadar uzak kalmak sinirimi bozuyor...Neden ben gidip herşeyi canlı canlı yaşayamıyorum ki diye söyleniyorum bu hafta kendi içimde...Bu nedenle ıfw postlarınızı da takip etmiyorum işte, hıııııııhh!!Bneden çook şanslı olmanıza söyleniyorum :(


Kapımın önünen bir yavru kedi dadandı ki, aman allahıım..Çok sevimli <3 Çok alıştırmak istemesemde hergün onu kendi ellerimle besliyorum...Fakat geceleri miyavv miyavvv ortalığı yıkıp beni dışarıya çağırması hiç hoş olmuyor... Bakalım bir hal çaresi düşünüyorum pisiye ;)


Yeni malzemelerim geldii..Rengarenkler:) Yeni romantik aksesuarlara başladım hafif hafif...Havalardan bu denli ısınmışken biraz baharı müjdeleyen aksesuarlara yapmayı düşünüyorum...


Only blogger yarışı devam ediyor....tatsız şeyler yaşandı..Ben içerisinde olmasamda bu hafta buna da çok üzüldüm, çok kızdım aslında...Bu kadar hırs neden ?İnsan kazanmak için sahiden ''herşeyi'' ama ''herşeyi'' yapar mı?? Evet yapıyor dostlar...Elbette o alan bir yarış platformudur, elbette hepimiz birincilik için yarışıyoruz...Ama!.... Beynimizi neden hep kötü planlarla çalıştıryoruz ki..Azıcık herkese yararı olacak durumlar çıkarsak ya ortaya??Yoooookk!! Nerdeeee....


Sanırım karnım çok acıktı...
:(


Acaba kaç kişi başından sonuna kadar okuyacak bu yazıyı..Kaç kişi her cümleme tahammül edebilecek...


Olsun..
Yazdım rahatladım..
İşte bu kadar ;)

Hani Only Blogger kombin yarışmasında sevgi ile yarışıyoruz demiştim , hemen birr önceki postumda..
Birde demiştim ki, pek yakjın zamanda konuyla alakalı tüm fotografları yükleyeceğim...Ayıklarken çok zorladım...Şimdi o an işte :)
beraber bakalım mı nasılda şekilden şekile girmiş bu kız ? ;)
Tamı tamına 86 fotograf var Only Albümüm içerisinde, elbette hepsini yayınlamayacağım...Korkmaa :D


Bu kadar yeterli mii ??

Öyle yorucu bir pazar günü geçridim ki bir orada dur, bir böyle dur..Aaa hadi orda da çekelim, şurda da çekelim :P İki gündür inanın 9 buçuk oldu mu ben yatağıma bayılıyorum.. :D Yok yok, kesinlikle yatmıyorum, bayılıyorum :))

Peki Only yarışması işçin verdiğim bu kadar emek için sen birşey yapmak istermisin?
Sahiden beğendiysen, facebook hesabına girip beni ''Like'' yağmuruna tutabilirsin mesela :D

Öyle kolay kii, öyle :)

Oy verebilmek için önce Only sayfasını BURADAN beğenmeniz,
sonrada BURAYAAAA tıklayarak fotografın altındaki beğen'i tıklamanız yeterlidir...

Evet...
Çok mıymıyız değil mi??
Aslında hayır...
Hem imkanlar çok zorladı beni hemde biraz titiz olmamdan kaynaklı ;) Bir hafta gecikmeli girdik sevgili Aslıhan ile yarışa :( Bu nedenle şuan oldukça gerideyiz :(

Aynı etek farklı tarz , farklı kombin :) bizim sloganımız buydu Aslıhanla..Bir etekle 2 farklı kadını yaratmak...
Ne kadar başarılı olduğumuza sen karar vereceksin elbet :)

Oy vermek için yapman gerekenler öyle basit ki...

-Öncelikle BURAYAAA tıklayıp Only Türkiyenin sayfasında bizim fotografımızı görecek,
-sonra fotografın altında bulunan ''BEĞEN'' butonunu tıklayacaksın ...

Hepsi bu :))

 Yarışmaya dahil olduğum fotografı öyle zor seçtim,bir bilseydim dün geceki fotograf ayıklama halimi :))
Yoruldum o kadar o kadar ki 9 buçukta uyumuşum :P
Pek yakın bir tarihte ayıklamakta zorluk çektiğim diğer fotograflarıda yayınlayacağım :))

Ama lütfeeeeeeeeeeeeeeeennn bizi bir beğenin :D

Evet keyifli bir pazar :))
Hem yorucu hem keyifli...
Bugün aynı zamanda Only Blogger kombinlerimizi yaptık çektik, hemde sabah kahvaltıda çayımızı yudumlarken gazetemizi elimize alıp röportajımızı okuduk :))
Bugün gazeteyi alamayan dostlar için işte haber burada :))
Okumak için fotografın üzerine tık tııkk ;)
Herkese keyifli pazarlar <3

Paperfaces butik tasarımcıları olarak bizler bugünden itibaren akabindeki 4 gün boyunca Trendyol'da olacağız.. Bu butikte kimler mi var??


Hadi birlikte bakalım ;))
Paperfaces butiği markası yaratıcısı Sevgili Beril Öke Gülen,
PELİN AKSESUAR markasıyla Pelin Giydiren
İnanırsak Olur Bence sloganıyla Şeyma,
AIDA markasıyla İpek Erman,
Giysi tasarımlarıyla Duygu Cinslioğlu,
Bİ BAGS markası ile Deniz Köreken,
Aksesuar tasarımlarıyla Bilun Şen,
Bestece markasıyla Beste Üstündağ,
Aksesuar tasarımlarıyla Gözde Azeri,
BUBU AKSESU-ART markasıyla Burçin Soybaş,
YELDA markasıyla Yelda Özgöktürk

veeee NİMO STYLO markasıyla ben =))





Harika ürünler, muhteşem tasarımlar var.. Bize bol şans dileyin =))
üyeliğiniz yok ise buradan üye olabilisiniz :))


Hadii herkes alışverişeee :)))

Neşeli kişiliği ve kıpır kıpır hareketleriyle ''yok böyle dansta'' bir kez daha gönüllerimizi feth eden Defne  İstanbulda Caddebostan'daki evinde bu sabah ölü bulunmuş...

Sabah haberlerde ilk gördüğümden beri yalan haber olmasını istedim...Fakat değil arkadaşlar..Ölüm nedeni hala bilinemiyor ve araştırılıyormuş...Aman uyşturucu olmasın dedim içimden :(

Annesi Türk, babası Amerikan olan Defne Joy Foster, üç yıl önce evlenmiş ve bir oğlu olmuştu.... Şuan kadınsal duygularım daha o 3 yaşında bebeği düşünmekte :(( Sankii dostum, akrabammış gibi içim buruk buruk şuan :(( Bildiğin türk ev kızı tipine büründüm....

Ölüm nedeni henüz belirlenememiş ama içimden nedense uyuşturucu gibi geliyor...
Umarım bir suikastta değildir :(